Bazı kamu güvenliği kurumlarından alınan operasyonel güncellemelere göre, adli birimler, patlayıcı düzeneği üzerinden parmak izi tespiti amacıyla temassız 8K Android görüntüleme yöntemini sahada rutin olarak kullanmaya başlamıştır. Bu görüntüleme yöntemi, araştırmacıların kanıt malzemesine fiziksel temas etmeksizin veya kimyasal uygulamadan sürtünme izi (parmak izi) detaylarını belgelemelerine olanak tanımaktadır. Bu durum, geleneksel yöntemlere kıyasla önemli bir değişimi temsil etmektedir.
Bu yaklaşım, patlama sonrası ortamlarda adli izlerin minimal müdahale ile belgelenmesi ve korunmasını vurgulayan Locais de Crime Com Explosivos: Uma Metodologia Forense Interdisciplinar (Editör: Gerard De Oliveira Deokaran) adlı çalışmada açıklanan disiplinler arası prosedürlerle uyumludur.
Geleneksel Yöntemlerin Sınırlamaları ve Bağlam
Patlayıcı suç mahallerinde bulunan parçalar genellikle ısıya maruz kalmış, ıslanmış veya kirlenmiş yüzeylere sahiptir. Bu durum, tozlama veya siyanoakrilat buharı gibi geleneksel parmak izi geliştirme yöntemlerinin etkinliğini azaltır. Ayrıca, bu tekniklerin çoğu doğrudan temas veya kimyasal kullanımı gerektirir ve bu da hassas adli izlerin bozulma riskini artırır.
Buna yanıt olarak, adli ekipler ultraviyole (UV), görünür (VIS) ve kızılötesi (IR) bantları kapsayan tarama yapabilen 8K çözünürlüklü görüntüleme sistemlerini kullanmaya başlamıştır. Bu sistemler; ter, yağ ve diğer kalıntılarla oluşan sürtünme izi detaylarını, gözenekli, gözeneksiz, yansıtıcı ve eğimli yüzeyler üzerinde, temas veya kimyasal müdahale olmadan tespit edebilmektedir.
Görüntüleme Yönteminin Teknik Özellikleri
8K görüntüleme yöntemi, patlayıcıya bağlı adli çalışmalar açısından çeşitli teknik avantajlar sunmaktadır:
-
Yüksek çözünürlüklü iz tespiti: 8K görüntülemenin yüksek uzamsal örnekleme kapasitesi sayesinde, ince çizgiler ve gözenek düzeyindeki detaylar net şekilde görülebilmektedir.
-
Geniş dinamik aralık: Yüksek bit derinliğine sahip görüntüleme, parlaklık ve gölge detaylarını koruyarak, parlak veya eğimli yüzeylerdeki bilgilerin kaybolmasını önler.
-
Parlama kontrolü: Dar bant aydınlatma ve isteğe bağlı çapraz polarizasyon, eloksallı metaller ve benzeri yansıtıcı yüzeylerdeki yansımaları azaltır.
-
Makro görüntü doğruluğu: Kalibre edilmiş optikler, görüntü boyunca 1:1 ölçek sunarak tutarlı çizgi sayımı yapılmasına olanak tanır.
-
Çok bantlı analiz: UV, VIS ve IR bantlarının ayrı ayrı veya birleştirilerek taranması, tek bantlı ya da kimyasal yöntemlerin kaçırabileceği izleri tespit etmeyi mümkün kılar.
-
Delil zinciri güvencesi: Görüntü dosyaları; zaman damgası, lens ve bant bilgisi, kriptografik hash gibi gömülü meta veriler içerir ve bu sayede AFIS gibi biyometrik sistemlere güvenli şekilde aktarılabilir.
İmha Sonrası Kullanım & EOD Müdahaleleri
Patlayıcı İmha (EOD) ekiplerinin yüksek basınçlı su püskürtücüleri ile düzenekleri etkisiz hale getirmesinin ardından, cihazın iç veya dış parçalarında kısmi parmak izi detayları kalabilmektedir. Adli personel, bu tür kapaklar, devre kartları, yapışkan malzemeler ve dış yüzey temas noktalarını, el tipi, tripod veya robotik platformlara monte edilen 8K sistemlerle belgelemeye başlamıştır.
Bu yaklaşım, sahada doğrudan uzaktan görüntü alınmasını sağlayarak, fiziksel temas ihtiyacını azaltır ve olay yeri işlem süresini kısaltır. Gerçek zamanlı ön izleme özelliği sayesinde tekrar işlem ihtiyacı azalmakta, kanıt üzerinde gereksiz müdahale önlenmektedir.
Operasyonel Entegrasyon
Sahada şu an odaklanılan uygulama alanları şunlardır:
-
İmprovizasyonla oluşturulmuş muhafazalar ve kaplar
-
Elektronik devreler ve bağlantı elemanları
-
Yapışkan bantlar, folyolar ve bağlama malzemeleri
-
Çanta ve kapların el ile temas edilen yüzeyleri
Erken kullanım geri bildirimleri, patlama sonrası ön değerlendirme sürecinin hızlandığını, sahada geçirilen sürenin azaldığını ve görüntülerin doğrudan AFIS sistemlerine aktarılmasıyla ek geliştirme aşamalarına gerek kalmadığını göstermektedir.
Kaynakça:
Bu özet, Forenscope’un 8K görüntüleme sistemlerinin operasyonel kullanımına ve Locais de Crime Com Explosivos: Uma Metodologia Forense Interdisciplinar (Editör: Gerard De Oliveira Deokaran) adlı yayında açıklanan metodolojik bağlama dayanmaktadır.